1. Anasayfa
  2. Genel

İz Bırakacaktı Ama Olmadı, 1GHz İşlemcisi İle Bir İlk Olan Toshiba TG01 Neler Sunuyordu?

Toshiba'nın işlemcisiyle bir dönem kısa süre ilgi odağı haline gelen TG01 akıllı telefonuna yazımızda yakından bakıyoruz. İçeriğe referans olan GSM Arena'ya teşekkürler.

İz Bırakacaktı Ama Olmadı, 1GHz İşlemcisi İle Bir İlk Olan Toshiba TG01 Neler Sunuyordu?
0

Teknoloji dünyası bugün, gelişim adına yüzlerce farklı olaya tanıklık ediyor. Akıllı telefonlarda yer alan kameraların giderek daha iyi bir hale gelmesi, tabletlerin bilgisayarlara yaklaşan performansları ile göz doldurması, ARM ile dizüstü bilgisayarların uzun pil ömrü süresi ve yüksek performansı bir arada sunabilmesi ve yeni ekran kartları ve onların teknolojileriyle giderek daha gerçekçi görünen oyunlar bu gelişimlerden sadece birkaçı. Elbette, tüm bu gelişmeler tek seferde yaşanmadı, hepsi önemli süreçlerden geçti. İşte bu yazımızda da, akıllı telefon dünyasında önemli bir yeri olduğuna inandığımız, 1GHz işlemcili Dünya’daki ilk akıllı telefon olan, Toshiba TG01’i tanıyacağız.

Şu anda en büyük mobil CPU üreticisi olan Qualcomm, geçtiğimiz yıl, Dünya’nın 3GHz saat frekans hızına çıkabilen ilk işlemcisi olan Snapdragon 865+’yı tanıtmıştı. SD865’in hız aşırtmalı bir versiyonu olan bu işlemci, genelde oyun telefonlarında karşımıza çıktı.

Bu yazımızın hikayesi de, aslında yine baş rolünde Qualcomm’u taşıyor çünkü bu işlemciden tam 11 yıl önce şirket, 1GHz hıza ulaşan ilk mobil CPU’sunu üreticilere sunmuştu. 2009 yılında, bu işlemciyi ilk kullanan üretici ise Japon teknoloji devi Toshiba’ydı.

Eskiden telefonlarda işlemci hızı GHz ile değil MHz ile ifade edilirdi, mesela Nokia E72 cep telefonunda yer alan işlemcinin hızı 600MHz idi. Ancak Toshiba TG01 ile artık, MHz kısaltması yerine GHz kısaltmasını görmek kaçınılmaz oldu, çünkü telefon, 1024MHz yani açık tabirle 1GHz işlemciyle geliyordu.

2009 Ocak ayında tanıtılmış Toshiba TG01, peki size soralım, böyle bir telefondan, siz ne tür özellikler beklerdiniz? Telefon hakkında zaten bilgi sahibiyseniz lütfen yorumlar bölümünde spoiler vermeyin, ancak bilmeyenlerin tahminlerini bekliyorum.

Toshiba TG01, sadece işlemcisiyle değil, diğer özellikleri ve dış görünüşüyle de o dönemin standartlarının oldukça üstünü taşıyordu.

Flashback: Toshiba TG01, 1GHz'e ulaşan ilk akıllı telefon şimdi çoğunlukla unutuldu

*Toshiba TG01

Yukarıdaki görsele bakanlar, bir anlık ben neredeyim? Demiş olabilirler, korkmayın, sadece 12 yıl geriye gittiniz. O döne bugün eleştirdiğimiz çentik, delik, çerçevesiz ekran falan hepsi hak getire. TG01, hem büyük, hem de küçük boyutlu kavramlarının ikisini bir arada taşıyan bir telefondu. Döneminin belki de en büyük ekran boyutu olan 4.1 inçlik bir ekrana sahip olan Toshiba TG01, tek elle kullanılıp kullanılamayacağına ilişkin birtakım tartışmaları o dönem beraberinde getirmişti. Ne, bugün için çok küçük mü dediniz? Elbette çok küçük, çünkü o yıllarda bir telefondan beklenen şeyler de zaten çok büyük değildi. En başta TG01, akıllı telefon olarak görünse de temelde o dönem bu telefonlara, cep telefonu demek daha makuldü. İşte cebimize girmesi için tasarlanan bir cihazın, acaba cebime sığar mı? Gibi bir soruyla tartışılması gerçekten ilginçti.

TG01’in alışılmışın dışı özellikleri burada bitmiyor tabii ki, bu telefonun ekranı, 5/3 en – boy oranına sahipti. Evet, o dönemlerde 4/3 gibi oranlar yaygındı, ancak 5/3 de, o dönem için çok a normal görünmüyor. Tabii ki şimdi olsa güler geçerdik, 16/9’dan 18.5/9 gibi fantastik en – boy değerleriyle karşılaşıyoruz artık.

Telefonun çerçeveleri de bir hayli kalındı, dediğim gibi, nerede bugünkü gibi o ince kenarlar? İşte o çerçeveler ile telefonun genişliği 70mm, uzunluğu ise 130mm olmuş. Bugün ile karşılaştırdığınızda çok normal olabilir, ancak 2009 yılında bu değerler çok yüksek kabul ediliyordu. TG01, hakikaten bir tarafıyla bugüne de göz kırpmış.

Toshiba’nın bu telefonu, LCD bir panel taşıyordu ve ürün sadece, 9.9mm kalınlıkla geliyordu. Telefonların daha ince olmak için yarıştığı bir dönemin, o yıllarda olmamasına rağmen TG01, bu konuda da iyi bir iş başarmış gibi görünüyor.

Oldukça etkileyici olan incelikten sonra gelelim asıl soruya, 1GHz işlemcisiyle çağının en güçlü donanımını taşıyan bu telefon, hangi işletim sistemiyle kutudan çıkıyordu? Cevap, Windows Mobile 6.1. Nerede Android? Sorularını duyar gibiyim,cevap çok basit, Android o dönemde henüz yeni tanıtılmıştı ve bugünkü başarı noktasının %1’ine bile sahip değildi. iOS’un kendi içine kapanık olması ve Symbian’ın da çöküşe geçmesi, ele Windows Mobile’dan başka seçenek bırakmıyordu.

Windows Mobile 6.1 Pro ile kutudan çıkan telefon daha sonra 6.5 sürümünü de güncelleme olarak aldı. Bu işletim sistemi, TG01 için o günlerde en mantıklı seçimdi. Zaten Japon devin tasarladığı bu cihaz, iş kullanıcılarına hitap ediyordu ve bu yüzden Microsoft’un kapısını çalmak oldukça mantıklı bir hareket olarak yorumlanabilir.

iPhone 3G'nin yanında Toshiba TG01iPhone 3G'nin yanında Toshiba TG01iPhone 3G'nin yanında Toshiba TG01

*iPhone 3G vs Toshiba TG01

Windows Mobile’ın tek seçenek olması ve güncele hitap etmek konusunda çok da başarılı olamaması, Toshiba’yı yazılım üzerinde bazı iyileştirmeler yapmaya itti.

Kullanım deneyimini iyileştirmek için şirket, ekranı 8 sayfalık bir şeride böldü. Kısa yollar, dosyalar ve diğer cihaz bileşenleri, bugünkü klasörleme mantığına benzer şekilde kendi kategorilerine ayrılmışlardı ve onlara bu sayede erişmek daha kolaydı. Her sayfada, 3 adet klasör görülebiliyordu, bu da diğer öğeler için sola veya sağa kaydırmanız gerektiği anlamına geliyordu. Buna ek olarak kategori içine girdiğinizde, sayfaya sığmayan diğer uygulamalar ve öğeler için de, ekranı aşağı kaydırmanız lazımdı.

Ara birimin içerisinde sadece tek 1 widget yer alıyordu, zaten o dönemler çok da gördüğümüz bir şey değildi widget, geliştiriciler dokunmatik ekranlara daha yeni yeni uyum sağlıyordu.

Her neyse, özel Toshiba UI’sini ve onun gösterişli 3D animasyonlarını geçtikten sonra, Windows 95’ten fırlamış gibi görünen asık suratlı Windows Mobile arayüzüyle karşı karşıya kalıyorsunuz. Hayda, ne güzel tatlı tatlı gidiyorduk, ne oldu ki şimdi?

TG01 arayüzü, temel özelleştirmeyi destekledive jestlerTG01'de Prince of Persia HD Oynamak

*TG01 arayüzü temel özelleştirme seçenekleri, hareketlerin gösterildiği bir bölüm ve telefonda Prince of Persia HD oyununun oynanışına ilişkin ekran görüntüleri

Yazılım tarafında ciddi sıkıntılar var evet, ama iş sadece burada bitmiyordu. Bu cihazın dokunmatik ekranı da, döneminin gelişmelerine göre çok fazla şey vaat etmiyordu. Bunda biraz da LCD teknılıjisinin suçu vardı.

Hani ekranın 4.1 inçlik boyutundan bahsettik ya, çözünürlük de 480 x 800 pikseldi. Diyebilirsiniz, bu çağı için gayet ideal bir değer, haklısınız zaten, 224 PPI piksel yoğunluğuna sahip bu ekran oldukça keskin görüntüler sunabiliyordu. Fakat burada da başka bir problem var, kendi dönemindeki telefonlar artık, 24 bit renk desteğiyle gelmeye başlamışken Toshiba TG01, yalnızca 65K renk işleme teknolojisine sahipti. Bunun sebebi de Toshiba değildi aslında, Windows Mobile’da yer alan maksimum renk işleme kapasitesi saçma bir şekilde 65K ile sınırlıydı.

Tam Microsoft için, Nokia’dan önce başkalarını da götürmüşsün diyecekken duruyoruz ve belki de daha kötü olan bir başka mevzuya geliyoruz. TG01, çok dirençli bir dokunmatik yüzey teknolojisine sahipti, yani hassasiyeti falan bu ekranlarda ancak mumla ararsınız. iPhone’larda, kapasitif dokunmatik ekranlar görmemize rağmen TG01, bu teknolojiden bir hayli uzaktı. Ekran klavyesinde de, ekran boyutu sebebiyle klavyeyi kullanmak daha kolay görünse de dokunmatik yüzeydeki başarısızlık, klavye ile yazma deneyimini oldukça olumsuz etkiliyordu.

Ekran çevirme hareketlerinizi algılamak amacıyla üründe bir de ivme ölçer vardı ancak, o da pek iyi performans vermiyordu ve aşırı yavaş çalışıyordu.

Daha büyük bir sanal QWERTY klavye için yapılmış daha büyük ekranDaha büyük bir sanal QWERTY klavye için yapılmış daha büyük ekranDaha büyük bir sanal QWERTY klavye için yapılmış daha büyük ekran

Güzel tasarım fedakarlık gerektirir, bugün için de, dün için de. İşte Toshiba TG01, 9.9mm kalınlıkta kalmayı başarabilmek için pil kapasitesini 1000mAh ile sınırlamak zorunda kalmıştı. 1000mAh ne Allah aşkına diyebilirsiniz, unutmayın, 2009 yılındayız. Fakat 1000mAh kapasiteyi geçerli görünen bir nedene bağlaması Toshiba TG01’i tamamen masum yapmıyor. Mesela, Nokia E52 de 9.9mm kalınlığa sahipti ve o telefonda, 1500mAh değerinde pil vardı. Ancak Nokia E52, yalnızca 600MHz hızla gelen bir işlemciye sahipti ve ekranı da 2.4 inçti. Yani hem büyük pil, hem de daha yavaş bir işlemci ve küçük bir ekranla daha uzun pil süresi bu telefon için kaçınılmaz. Ancak TG01’de yer alan işlemcinin de bir miktar yer kapladığını düşündüğümüzde, pilin küçülmesinin başka nedenleri olabileceği anlaşılabilir.

Ayrıca yine aynı yıl satışa çıkan iPhone 3GS, 12.3mm ile oldukça kalındı ve 1400mAh gibi yine büyük diyebileceğimiz bir pili bünyesinde taşıyordu. Aynı zamanda bu telefon, dayanıklılığıyla dönemine damgasını vurmuştu.

Tamam şimdi, diğerlerini boş verin, yazımızın konusu olan Toshiba TG01’de tüm çalışmaların üç şeye ayrıldığı açık: 1GHz yonga seti, 4.1” ekran ve 9.9 mm kalınlığında gövde. Diğer her şey daha az önemliydi. Örneğin kamera 3.15 MP sensöre sahipti ve 30 fps’de 480p videolar kaydedebiliyordu. Tamam, 480P kayıt fena değildi ancak farklı da değildi, çünkü 720p kayıt yapan ilk telefonlar da 2009’da geldi. Ve bazılarının bunu yapmak için 1GHz CPU’ya bile ihtiyacı yoktu.

Toshiba TG01, 2009'da MWC'de gördüğümüz şekliyleToshiba TG01, 2009'da MWC'de gördüğümüz şekliyleToshiba TG01, 2009'da MWC'de gördüğümüz şekliyle

Sonuç olarak Toshiba TG01, duyurulduğu dönemde teknoloji dünyasında ses getirmişti, ancak büyük bir iz bırakamamıştı. MWC 2009’da ürünü eline alan editörler, elde ettikleri deneyimleri izleyicilerle paylaşmıştı ancak birkaç unsur dışında telefonda, konuşulmaya değecek pek bir şey yoktu.

HTC, TG01’den birkaç ay sonra, yine 1GHz’lik bu işlemciyi kullanan HD2 telefonunu tanıtıp piyasaya sürmüştü. O telefon, 4.3 inç boyutunda bir ekranla geliyordu ve HTC’nin oldukça başarılı olan Sense UI arayüzüyle beraber Windows Mobile 6.5 işletim sisteminden besleniyordu. Bu arada soranlar vardır, sürekli işlemci işlemci diyorsun, bunun bir adı yok mu? Var, Snapdragon S1.

HTC HD2 ve Toshiba TG01, birbirlerine fazlaca benzemelerine rağmen, HD2, akıllarda kalmayı başarırken TG01 hafızalardan kısa sürede silindi. Teknoloji endüstrisinde iyi bir iz bırakamamasına rağmen, farklı bir şey denediği için Toshiba’yı tebrik ediyoruz.

Ayrıca, yazıyı derlediğimiz GSM Arena’ya ve GSM Arena editörlerine de çok teşekkür ediyoruz. Peki siz, Toshiba TG01 hakkında ne düşünüyorsunuz?

https://www.gsmarena.com/flashback_toshiba_tg01_the_first_smartphone_to_hit_1ghz_is_now_mostly_forgotten-news-52033.php

Reaksiyon Göster
  • 0
    alk_
    Alkış
  • 0
    be_enmedim
    Beğenmedim
  • 0
    sevdim
    Sevdim
  • 0
    _z_c_
    Üzücü
  • 0
    _a_rd_m
    Şaşırdım
  • 0
    k_zd_m
    Kızdım

Uzun yıllardır teknoloji ile iç içeyim. İlk bilgisayar kullanmaya başladığım 2012 yılından beri, teknoloji benim en büyük tutkum oldu. İlerleyen yıllarda çeşitli konularda kompozisyonlar yazdım ve bazı yarışmalarda derece de elde ettim. Teknoloji araştırmalarımı YouTube, diğer teknoloji platformları ve forumlarda yaptım ve bugün bunlara ek yabancı kaynaklar ve makale tarzı içerikleri de inceliyorum. 2017 yılında yazım alanında edindiğim tecrübeleri insanlara aktarmak amacıyla Voice Tekno web sitesini kurdum ve o günden bu güne yazdığım haber ve özgün içeriklerle okuyucularımı memnun etme çalışmalarım devam ediyor. En büyük hayalim, bu platformu tanınan, bilinen bir yer ve teknoloji deyince insanların aklına gelen ilk platformlardan biri haline getirmek. Gelecekte bu konuda daha çok çalışma yapmayı ve iş birliklerimizi geliştirmeyi hedefliyoruz.

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir