2 gündür büyük bir haberle çalkalanıyor teknoloji medyası. Google, İntel, Bradcom ve Qualcomm; arka arkaya Huawei ile artık çalışmayacaklarını açıkladılar.
Google artık Android lisanslamayacakken, diğerleri donanım tedariğini kesecek.
Aslında karar dün uygulamaya kondu ancak ABD Ticaret Bakanlığı, 2 taraf içinde kriz olmasın diye 90 günlük ek süre verdi. Bu süre içerisinde mevcut cihazlar için Android sertifikalarını alabilecek olan Huawei, en azından Android Q lisansını alıp mevcut cihazlara sunabilir.
90 günün sonunda ise güvenlik güncellemeleri hariç hiçbir şey firmaya Google tarafından sunulmayacak. Google’ın söylediğine göre Huawei, Android’in ham halini kullanabilecek ancak bu cihazlar tüm Google hizmetlerinden mahrum kalacak. Bu durum, Çinliler için pek bir şey ifade etmiyor zira orada Google hizmetlerini zaten kullanamıyorsunuz. Fakat diğer ülkelerde böyle bir şey çok hoş karşılanacakmış gibi görünmüyor.
Daha önce Huawei’in ABD ticaret yasalarıyla karşı karşıya gelebileceğini zaten aktarmış, bazı Avrupa ülkelerininde firmayı incelediğini belirtmiştik. İlk somut adım, 16 Mayıs’ta yayımlanan bildirge ile atılmış oldu. Huawei’in bir donanım üreticisi olduğunu biliyoruz. Yani firmayla 5G modem ve diğer donanımlar için anlaşanlar, bu 90 günlük sürede farklı bir firmayla anlaşmak zorunda.
Bu İçerikte Ne Var?
Huawei’den sert cevap: kendi işletim sistemimizi yaparız!
Geçtiğimiz aylarda Huawei, Android’e karşı bir B planlarının olduğunu açıklamış ancak Google ile çalışmaktan memnun olduklarını, buna ihtiyaç duymayacaklarını umduklarını aktarmıştı. Fakat işler tersine dönünce bu projenin hazırlık aşamasında olduğu, bazı bölgelerde denenip olumlu dönüşler alındığı kamuoyuna duyuruldu. Buradan firmanın Apple ve Google karşısında sağlam bir adım atmasını bekleyebiliriz. Buraya kadar genel bir çzet geçtim sadece. İşin eleştiri kısmına geliyoruz, kemerlerinizi bağlayın!
Şimdi Huawei’e karşı bir çok ülke cephe alıyor. Bunun nedeni firmanın Çin istihparatına casusluk yapması olarak belirtiliyor, fakat bununla ilgili doğru dürüst bir kanıt sunulabilmiş değil. En son verilere göre Huawei, en büyük rakiplerinden Apple’ı da geride bıraktı. Bu, zaten firmanın artık durdurulması gerektiğini gösteriyordu. Hatta ABD, “bilişim sistemlerimizi Çin’e emanet etmeyiz!” diyerek aslında 5G modemimizide, RAM ve depolama birimlerimizi de kendimiz üretiriz demiş oluyor. Yani ticari paylaşıma karşı çıkıyor.
Peki bu ülkeyi nereye götürür?
Cep telefonu piyasasında sadece Apple’ın olduğunu hayal edelim, şuan İphone’da bulunan kaç özelliği görebilecektik? İnovatif olmak rekabeti gerektirir. Ve Huawei, işini iyi yaptığı için suçlanıyor, tek suçu onlardan daha iyi olmak.
Çin’deki Foccon fabrikası Apple’ın ana üretim merkezi, hatta insanların çok düşük ücretlerde çalıştığını söylememize bile gerek yok. Peki Çin çıkıp, Foccon’a Apple cihazları için üretim yapmasına izin vermiyorum dese ne olacak?
Yukarıda da söyledim, Huawei Apple’ı geçti, hem de ABD’de satmamasına rağmen. Her geçen gün en büyük rakibi Samsung’a daha çok yaklaşıyor. Peki olayı Google açısından değerlendirecek olursak ne oluyor bir bakalım mı?
Huawei’in gitmesi demek, Android cihazlarının azımsanmayacak kadar büyük bir kısmınında gitmesi demek. Peki Google, başarılı bir üreticiyi neden kaybetmek istesin? Ben bu kararı isteyerek verdiklerini düşünmüyorum, eğer öyleyse intaharla eş değer bu.
Google’ın bir şekilde bu sorunu çözmesi gerekiyor, yoksa en büyük ortaklarından birini kaybedecek.
Yeni bir işletim sistemi mi? Denenmişti sanki!
Evet, Huawei ve Çin’de boş durmuyor. Çin ABD’ye “bekleyin ve görün” diyerek resmen meydan okudu. Huawei ise ABD ile çatışmaya hazırız dedi. Hemen ardındanda şu işletim sistemi mevzusu iyice belli oldu.
İlk zamanlarda Nokia’nın elinde bulunan, daha sonra Samsung tarafından geliştirilmeye devam edilen Tizen OS, büyük umutlarla piyasaya sürülmüştü. Fakat oldukça başarılı olan bu işletim sistemi, uygulama desteği konusunda isteneni veremedi, ve Android’in 3.5, İOS’un 2.3 milyon uygulama sayılarına sahip mağazalarına karşı yalnızca 5000 uygulama içeren bir mağaza ile başarısız oldu.
Windows Mobile (bir ara uzun uzun konuşmuştuk) ise yine benzer bir sorunla karşı karşıya kaldı. 512MB RAM’li cihazlarda sorunsuz çalışan Windows Phone 8 ve 8.1, dönemine göre iyi performans gösteriyordu. Fakat Microsoft bu işi de batırdı, son çıkan Windows 10 Mobile bu cihazların hiçbirine gelmedi.
Mağazadaki uygulama sayısının yetersiz olmasının üstüne birde kandırıldıklarını düşünen kullanıcılar eklenince iş zaten patladı. Windows Mobile, çıkışından kısa bir süre sonra çöpe atıldı.
Bu örnekleri niye verdim, Huawei eğer böyle bir şey yapacaksa geliştiricileri yanına çekmeli, bu anlaşılsın diye. Sadece bu da yetmiyor ne yazıkki, işletim sisteminin kamuoyuna iyi bir şekilde tanıtılması ve mevcuttan farklı şeyler sunması da dikkat edilmesi gereken hususlardan bazıları.
Yine burada da, Google hizmetleriyle ilgili bir durum söz konusu, Google uygulamaları olmayacağından kullanıcılar zaten yeni olan bu sisteme çokta yanaşmak istemeyeceklerdir.
Tabi Huawei nasıl bir şey inşa ediyor bunu bilemeyiz. Sağda solda diğer işletim sistemlerine (Android) uygulamaları da çalıştıran bir işletim sistemi yapılsa……. tarzı yorumlar paylaşılıyor. Bu Windows 10 Mobile’da denendi, fakat çok verim alınamadı. Böyle olsa bile Google eğer istemezse, Huawei işletim sistemli cihazlar yine YouTube, Gmail gibi hizmetlerden mahrum kalacaklar.
Gelelim şu karar ertelemme mevzusuna. Dün, bu kararın açıklanmasının ardından ABD değer kaybetmeye başladı. Ayrıca parça alışverişi yapan üreticiler için büyük bir belirsizlik ortaya çıkmıştı. ABD ticaret bakanlığı, erteleme kararının bir geçiş evresi olduğunu belirterek, kullanıcıların ve üreticilerin mağduriyetinin önlenmesi için bu kararın alındığını belirtti. Ayrıca modem ve diğer donanımlar için Huawei ile anlaşan operatör ve markaların yeni ortaklar bulması ve anlaşmalarını yenilemesi içinde bu süre tanındı.
90 günde ne olur bilinmez, fakat verilen süre artırılabilir. Kim bilir, belki firmalar veya 2 devlet aralarında anlaşarak bu durumu ortadan kaldırır. Çünkü eğer bir ekosistem oluşturamazsanız, geliştiricileri kendinize çekemezseniz ve tanıtım kampanyanızı iyi yapamazsanız yaptığınız işletim sisteminin geçmişteki örneklerinden bir farkı kalmaz.
Gelelim Huawei’e
Evet, aslında ilk önce onu konuşmalıydık belki, fakat biraz onların akıbetini de yorumlamak istiyorum. Ortalıkta bazı arkadaşlar, Huawei devri bitti, firma yandı bitti kül oldu tarzı laflar söylüyorlar. Öncelikle şunu rahatlıkla söyleyebilirim, bir donanım üreticisi kolay kolay batmaz. Huawei akıllı telefon üretmese bile, ürettiği donanımları pazarlayacak kadar gücü var. Akıllı telefon mevzusu şuanda biraz karmaşık, fakat lisans alınmadan da Android’i kullanmanın yolları söz konusu. Tabi sertifikası olmayan cihazlarda da bildiğim kadarıyla Google Play hizmetleri kullanılamıyor.
Küresel akıllı telefon pazarında 2. Sırada olan bir firmanın batmasını düşünmek, güneşin aniden yok olmasını düşünmek gibi bir şey:(. Geliştiriciler yanaşırsa Huawei, kendi işletim sistemiyle başarılı sonuçlar elde edecektir. Bunun yanı sıra İOS stabilliğinde, Android özgürlüğünde bir işletim sistemi görmek mükemmel bir şey olsa gerek. Umarız Huawei bunu başarır.
Huawei’in Türkiye’deki operatörler ile de anlaşmaları var. Bir ABD, Huawei’i batırmaz. Tabi bu, firmanın durumu kayıpsız bir şekilde atlatacağı anlamına gelmiyor. Elbette Android’in eksikliği firmayı biraz zor duruma sokacaktır.
Bana sorarsanız bu kriz fazla sürmez, çünkü 2 tarafında kaybedeceği çok şey var. Eğer 2 tarafta kaybedeceklerini göze aldıysa, o zaman büyük savaş başlasın demekten başka bir şey gelmiyor aklıma.
Sonuç olarak Huawei’in sonu falan gelmiyor. Sağda solda gördüğümüz şehir efsanelerine inanmayalım. Bebn Huawei’in kendi işletim sistemiyle başarılı olabileceğini düşünüyorum, tabi yukarıdaki etmenlerle beraber. Eğer öyle olursa firma batmaktan öte, iyice yükselişe geçecek ve artık 2 seçenekle sınırlı kalmayacağız.
2 taraf kavga ederken, en fazla kaybeden biz kullanıcılar oluruz. Umarız ABD, şımarık tavırlarından ve iftiralarından vazgeçer. Olaya ABD üzerinden de deyiniriz belki, şimdilik bu kadar.
