1. Anasayfa
  2. Genel

Apple, USB-C’ye Geçtiğinde Ne Kaybedecek?

Apple'ın birçok cihazında USB-C'ye geçme çalışmaları çok konuşuldu. Şirket de kendi savunmasında pek çok şey söyledi ancak bundan kimse bahsetmedi. Apple, USB-C'ye geçtiğinde gerçekten ne kaybedecek?

Apple, USB-C’ye Geçtiğinde Ne Kaybedecek?
0

Evet, uzun süredir sizlere, kendi fikirlerimi aktardığım yazılar sunamıyorum. Öncelikle kusuruma bakmayın, gerçekten inanılmaz derecede yoğunum bu aralar.

Ama her ne olursa olsun, yazacak, konuşacak vakit her zaman vardır. Evet, bugünkü konumuz da Apple’ın, USB-C’ye geçişi.

Apple’ın iPhone’larında USB-C’ye geçme çalışmalarını başlattığını geçtiğimiz hafta haber yapmıştık. Şirketin USB-C’ye geçme konusunda daha önceki tutumu sertti ve Avrupa Birliği’nin USB-C standardını zorunlu kılması, Apple’ın tepkisini çekmişti. Apple, bunun yeni fikirlerin önünü kapatacağını savunuyordu. Ancak tam bu esnada aklımıza bir soru geliyor: USB-C’ye geçiş, hangi fikirlerin önünü kapatabilir?

Apple, iPhone 5 modeline kadar telefonlarında farklı bağlantı girişleri kullandı, tabii sadece iPhone’larda değil, iPad’lerde de ilk nesillerde farklı bağlantı portlarıyla karşılaşmıştık. Ancak 2012 yılında duyurusu yapılan iPhone 5 ile birlikte Apple, Lightning adını verdiği yeni nesil bağlantı noktasına geçiş yaptı. Lightning’in getirdiği en güzel şey, 2 yönlü bağlanılabilirlikti, yani onu telefona bağlarken doğru mu takıyorum? Sorusunu sormuyordunuz. Apple, 10 yıldır Lightning portunu kullanmaya devam ediyor ve bu girişi bugüne kadar iPad, iPhone, AirPods gibi şirketin onlarca ürününde gördük.

Ancak Cupertinolu dev, geçtiğimiz yıldan itibaren bir şeyleri değiştirmeye başladı. Şirket beşinci nesil iPad Pro’da, kendi bağlantı noktası yerine ilk defa USB-C’yi kullandı. O dönem, “acaba Apple USB-C’ye mi geçiyor?” tarzı sorular sorulsa da, Apple bu sorulara olumlu veya olumsuz hiçbir cevap vermiyor.

MacBook’larda da USB-C konusu tartışmalıydı ancak Apple, orada Maxafe’a geri döndü.

şimdi ise Bloomverg analisti Mark Gurman, yine ünlü bir Apple analisti Min-ch Kuo, Apple’ın iPhone 15 modelleriyle birlikte USB-C’ye geçmek için çalışmalara başladığını iddia ediyorlar. Bu kaynaklar oldukça güvenilir ve bugüne kadar, bizi hiçbir şekilde yanıltmadılar.

Ne demiştik, Apple, USB-C’nin zorunlu olmasını yeniliklere engel olarak görüyor. Peki Apple’ın, Lightning portu üzerinden aksesuar üreticilerinden para kazandığını biliyor muydunuz?

Evet, Apple, Anker, Spigen gibi üreticilerden, iPhone için Lightning kablosu üretmek istedikleri zaman, lisans ücreti olarak o ürünün birim satış fiyatının %20’sini talep ediyor. Yani diyelim ki siz Apple cihazlar için bir Lightning kablosu üretiyor ve Apple’ın pahalı ürünlerine bir alternatif olmaya çalışıyorsunuz. Ürettiğiniz kablonun maliyeti ise 25 Dolar. İşte siz bu ürünü “Apple Onaylı” damgasıyla satışa sunabilmek için şirkete, ürettiğiniz her kablo için 5 Dolar ödeme yapmak zorundasınız.

Apple’ın bu şekilde anlaşmalı olduğu pek çok şirket var ve onlardan her yıl, firmaya çok iyi miktarlarda para akıyor. Tabii Apple’ın kendi ürünlerinden elde ettiği geliri düşündüğümüzde, 2 kablodan gelen para pek bir şey ifade etmiyor ancak, sonuç olarak üreticinin Apple uyumlu bir kabloyu tüketiciye güvenilir olarak pazarlayabilmesi için, Apple’a para ödemesi gerekiyor. Bu da teknoloji üretiminde alternatif firmaların işini zorlaştırıyor.

Apple’ın, kalite kontrol testiyle üçüncü taraf ürünlere onay verdiği düşünülebilir, belki bunu da yapıyorlardır tabii ancak, işin ucunda yine para olduğunu unutmayın.

İşte Apple, eğer USB-C’ye söylenildiği gibi hem iPhone, hem de AirPods gibi diğer ürünlerinde geçiş yaparsa, üçüncü taraf üreticilerden elde ettiği geliri kaybedecek. USB teknolojisinin lisansı açık kaynak kodlu ve hakları da, USB vakfının elinde bulunuyor.

Tabii şu soru sorulabilir, inovasyonların önünün kapanması meselesine ne diyorsun? Buna cevabım açık ve net, USB bağlantı noktası, bilgisayarlarda da kullanılmasının önünü açan 100W güç değerinin üzerine çıktığında, Apple kutularından halen daha 15W güç akımı destekleyen kablolar çıkıyordu.

Tabii Lightning’in o zamanlarda henüz iPad ve iPhone gibi ürünlerde kullanıldığını ve Mac’lerde bu girişi asla görmediğimizi (eğer bir yanlışım yoksa) hatırlatmakta fayda var.

Ayrıca dediğim gibi, Apple hızlı şarj ve hızlı veri transferi gibi konulara da oldukça yabancı. USB-C, şu anki durumunda Gb/s hızlara kadar veri aktarımı sunarken Lightning’te işler yavaş. Hızlı şarj konusunda da Apple’ın, son dönemlerde elini güçlendirmeye başladığını görmekteyiz.

Elbette, yeni giriş/çıkış portları çıkmasın, ya da kablosuz şarj gibi teknolojiler gelişmesin demiyorum. Ancak şirketlerin her konuda olmasa da, en azından belli başlı konularda birlikte çalışması ve bir şeyler üretmesi, daha çevreci bir Dünya’nın önünü açacaktır. Apple, çevre bahanesiyle ürünlerinin kutusundan şarj aletini çıkardığında kimseden şu soruyu duymadık, Apple stikırlarının, kutularda ne işi var? Neden böyle bir israfa gerek duyuyorsunuz?

Apple’ın USB-C’ye geçmesiyle beraber, artık kullanıcılar, sağda solda Lightning kablosu aramak zorunda da kalmayacaklar. Ayrıca Apple, USB-C ile birlikte de yeni fikirler geliştirebilir, bakın diğer şirketlere, adamlar neler yapıyor.

Sonuç olarak USB-C’ye geçiş ile birlikte Apple, gelirlerinin ufak bir kısmını oluşturan kalemini kaybetmeye başlayacak. Kullanıcılar ise, sırf Apple onaylı olduğu için bir kabloya çok daha fazla para vermeyecekler. Peki siz, bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Reaksiyon Göster
  • 0
    alk_
    Alkış
  • 0
    be_enmedim
    Beğenmedim
  • 0
    sevdim
    Sevdim
  • 0
    _z_c_
    Üzücü
  • 0
    _a_rd_m
    Şaşırdım
  • 0
    k_zd_m
    Kızdım

Uzun yıllardır teknoloji ile iç içeyim. İlk bilgisayar kullanmaya başladığım 2012 yılından beri, teknoloji benim en büyük tutkum oldu. İlerleyen yıllarda çeşitli konularda kompozisyonlar yazdım ve bazı yarışmalarda derece de elde ettim. Teknoloji araştırmalarımı YouTube, diğer teknoloji platformları ve forumlarda yaptım ve bugün bunlara ek yabancı kaynaklar ve makale tarzı içerikleri de inceliyorum. 2017 yılında yazım alanında edindiğim tecrübeleri insanlara aktarmak amacıyla Voice Tekno web sitesini kurdum ve o günden bu güne yazdığım haber ve özgün içeriklerle okuyucularımı memnun etme çalışmalarım devam ediyor. En büyük hayalim, bu platformu tanınan, bilinen bir yer ve teknoloji deyince insanların aklına gelen ilk platformlardan biri haline getirmek. Gelecekte bu konuda daha çok çalışma yapmayı ve iş birliklerimizi geliştirmeyi hedefliyoruz.

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir