1. Anasayfa
  2. Genel

Stories of Blossom inceleme!

Stories of Blossom inceleme!
0

Geliştirici: Soft Leaf Studios

Yayıncı: Softleaf Studios

Tür: Macera, Bulmaca, 2D, Point & Click

Platform: PC

Çıkış tarihi: 16 Ağustos, 2023

Uzun zaman oldu değil mi? Yine benden bekleneceği üzere bir inceleme yazısı ile dönüş yaptım siteye. Birkaç inceleme daha planlıyorum, takipte kalınız. :)

Stories of Blossom’ı ilk gördüğüm zamanlar geçen yılın sonlarına doğruydu. Steam’in Next Fest döneminde ilgimi çekmişti. Audiogames forumunda takılırken Stories of Blossom’ın demosunun yayınlandığını, üstüne üslük bir de erişilebilirlik seçenekleri olan bir Point & Click oyunu olduğunu görünce, direkt Demoyu indirip yarım saat gibi bir sürede oynamış ve tam sürümünün çıkmasını beklemiştim.
Nitekim tam sürümü, oyunu aralıkta oynadığım düşünülürse 8 ay kadar bekletse de 16 Ağustos tarihinde çıkışını gerçekleştirdi. Gerçekleştirdi gerçekleştirmesine de, keşke biraz daha Bug Fixing kısmına özen gösterilseymiş dedirtti bana çoğu zaman oynarken. İnceleme kısmına yavaştan geçeyim ve neleri beğenip neleri beğenmediğim daha rahat anlaşılsın. :)

Hikaye:

Oyun, Clara isimli küçük bir kız çocuğunun büyük babası ile birlikte kaldığı küçük bir evde ateşin başında başlıyor. Çoğunlukla ateşin başında, bazen de farklı ortamlarda büyük babası Clara’ya çeşitli hikayeler anlatıyor, biz de bu anlatılan hikayeleri oynuyoruz. Clara’nın amacı ise bu anlatılan hikayelerden uygulayabileceği hayat dersleri çıkartmak. Örneğin, başkalarını kıskanmaması gerekmesi, sürekli tüm gözlerin onun üstünde olmaması gerektiği, paylaşmanın önemi gibi küçük şeyler. Kısacası oyunun hikayesinin amacı küçük çocuklara hayatta nasıl davranılması gerektiğini öğretmesi diyebilirim.

Oyunda toplamda 3, Epilogue kısmını da sayarsam 4 bölüm bulunuyor. Bu bölümler de oynanışınıza bağlı olarak 1 ila 1,5 saat uzunlukta olduğundan, oyunu tamamlama süresi 4-5 saat uzunluğunda sürüyor. Bazen sıkılsam da genelinde çok eğlendim çünkü bölümlerde kullandığımız eşyalar, tanıştığımız NPC’ler, gittiğimiz mekanlar sayesinde oyun canlı tutulmaya çalışılmış.

Hikayelerde kimi zaman bir küçük kızı, bir astronotu ya da bir korsan gemisi kaptanını canlandırıyoruz. Kullandığımız eşyaların da farklılık göstermesi bundan kaynaklanıyor.

Oynanış:

İki türde oynanış barındırsa da sadece birini deneyimleyebildim. Bu oynanış türleri odak ve keşif yönlü oynanışlar. Odak şemasını seçtiğinizde karakterin etkileşime geçebileceği, gideceği mekanlar önünüzde liste olarak bulunduruluyor ve siz de bu oynanış türünde gideceğiniz mekanları ya da alacağınız eşyaları seçerek oynuyorsunuz. Etkileşimli nesneler de bu şekilde bulunuyor.

Diğer oynanış şeması olan keşif şemasını denemedim, ama muhtemelen az önce yazdığım bütün olayları bu sefer gitmeniz gereken yere kendiniz giderrek gerçekleştiriyorsunuzdur. Bu şemayı deneyemedim çünkü değiştirince erişilebilirlik seçenekleri neredeyse devre dışı kalıyor. BROK: The InvestiGator’ın da bu tür şemaları var ama hiç erişilebilirliğin kafayı yediğini görmemiştim BROK’ta.

Oyunda bir envanter sistemi de var. Bu envanter sistemi RE oyunlarındaki gibi düzenleme, nizam falan gerektirmeden tüm eşyaları alt alta diziyor, siz de aralarından o an kullanmanız gereken eşyayı seçip kullanıyorsunuz. Envanter sistemi küçük te olsa bir düzenleme barındırsaydı, eşyayı en yakın kullanacağımız yere yaklaştığımızda en üste onu yerleştirseydik iyi olurdu diye düşünüyorum.

Menüde günlük seçeneği de bulunuyor, hikaye özetinde o ana kadar bulunduğunuz hikayede ne yaptığınızı öğrenebiliyor, ipucu özelliğinde de tahmin edeceğiniz gibi bulmacayı çözmekte zorlandıysanız ne yapacağınız gösteriliyor. Bu ipucu sisteminde de küçük, küçücük bir serzenişim olacak. İpuçlarını sınırsız olarak veriyor size oyun. Bu da sizin bulmacayı çözmeye uğraşmak istemediğiniz zaman ne yapacağınızı öğrene öğrene 1 saatlik bölümü 5 dakikada geçmenizi sağlıyor. Bölüm başına ipucu sınırlaması getirilerek bu durum aşılabilirmiş.

Grafikler:

Oyunun grafikleri gözümün görebildiği kadarıyla anlatacak olursam çok tatlış, sadece mekanlar biraz fazla aynıymış gibi hissettirdi. Tabi bu durum benim görme yetimden dolayı da olabilir, bilemiyorum.

Bu arada oyunda herhangi bir grafik ayarı yok, yani oyunu ultra’da oynayan biri de, Low’da oynayan biri de aynı kalitede oynuyor. Grafik ayarı olarak sadece tam ekran ya da pencere modu var.

Müzikler:

Hikayeye göre müzikler bazen farklılık gösteriyor ve oldukça güzeller. Özellikle korsan gemisi kaptanı olduğumuz bölümde müziklerde uğraşıldığı belli oluyor. Bazen de sürekli aynı müzikleri duyuyorsunuz ve sinir bozucu oluyor. Özellikle ilk 2 bölümde bunu hissettim.

Şimdi ise genel olarak olumsuz konuşacağım yönlere geldi sıra.

Oyunda çok büyük bir kontrol şeması entegre sorunu var. Ben oyunu Gamepad ile oynadım, baya rahattı fakat klavyede o kadar da rahat olduğunu söyleyemeyeceğim. Bazı etkileşim tuşları arasında büyük bir mesafe var. Bu mesafe oyunun eski oyunlardaki gibi yön tuşlarını kullanması. WASD klasiğini kullansaydı bu sorun ortadan kalkardı.

Ondan daha büyük bir sorun ise şu. Bazen oyun ne Gamepad’i, ne de klavye Mouse ikilisini tanımıyor. Gamepad olayını Gamepad’i kapatıp açarak çözebiliyorsunuz ama benim gibi kablolu klavye mouse seti kullanıyorsanız çıkartıp takmalısınız. Bu da oyunu baltalayan büyük bir sorunmuş gibi geldi bana.

Bir başka Bug ise şu. Bir eşya kullandığınızda oyun bazen donuyor. Çözmek için çıkıp girdiğinizde ise oyunda o ana kadar topladığınız tüm eşyalar kayboluyor bu da bölüme en baştan başlamak zorunda olduğunuz anlamına geliyor. Bu sorunu 4-5 defa yaşamış biri olarak baya sövdüm oyuna. :)

Diğer bir sorun (bu da son) ise oyunu erişilebilir olarak pazarlamalarına rağmen oyun disk ayırıyor. Evet, yanlış okumadınız oyun disk ayırıyor. SSD’ye kurduğumda oyunda tüm erişilebilirlik özellikleri açık olmasına rağmen hiçbiri çalışmadı. HDD’ye taşıdığımda ise çalışır hale geldi. Tabi bunun sayesinde Loading sürelerinin uzunluğuna katlanmak zorunda kaldım.

Artılar, eksiler ve puanlama:

Artılar:

Erişilebilirlik özellikleri. Anlatıcı, yardımcı derken ne buldularsa eklemişler. Bu sayede rahatça oynadım.

Grafiklerin şirinliği. Mekanlar, karakterler ve diğer her şey çok tatlış gözüküyor. Bu tatlışlığı sadece Highend bir PC’ye sahip olan oyuncuların görmesi dışında Lowend oyuncuların da görmesinin sağlanması düşünülmüş.

Müzikler. Müziklerin hikayeye göre farklılık göstermesi müzik tarafında uğraşıldığını hissettiriyor.

Oynanış: İki tür oynanış şemasının bulunması sayesinde oyuncuların iki tür şemadan hangisini kullanacağını kendilerinin seçmeleri amaçlanmış.

Eksiler:

Oyun Bug Fixing aşamasından pek geçmemiş gibi.

Erişilebilirlik seçenekleri bazen çalışmıyor.

Oyun kıran Bug’lar var.

Envanter sistemi biraz daha özenli olabilirmiş.

Hikayeler oldukça güzel olsalar da bazen sıkıcılaşıyor.

Odak şemasında erişilebilirlik ayarları çalışmıyor.

Kısacası oyun, geliştiricinin ilk oyunu olmasına rağmen oldukça iyi bir oyun, sadece biraz daha cilaya ihtiyacı varmış, belli yerlerde de özenilmemiş gibi hissettirmeseymiş daha iyi bir oyun olabilirmiş.

75.

Reaksiyon Göster
  • 0
    alk_
    Alkış
  • 0
    be_enmedim
    Beğenmedim
  • 0
    sevdim
    Sevdim
  • 0
    _z_c_
    Üzücü
  • 0
    _a_rd_m
    Şaşırdım
  • 0
    k_zd_m
    Kızdım

Boş zamanlarında müzikle uğraşan, neredeyse 5 yaşından beri oyun oynayan, bilim kurgu seven bir garip adam. Sitenin oyun editörü. A.K.A. İncelemeci ve Erişilebilirlikçi çocuk.

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir