Akıllı telefonlar, cebimizde sürekli taşıdığımız, günün büyük çoğunluğunu onlarla geçirdiğimiz hayatımızın çok önemli bir parçası oldular. Performans, kamera, yazılım gibi pek çok konuyu göz önüne alarak satın alım tercihi yaptığımız telefonlar, pil konusunda da bize birçok şey vaat ediyor. Fakat, bu vaatler bir süre sonra etkisini yitirmeye başlıyor, çünkü telefonunuzun pili ölüyor.
Galaxy S6 akıllı telefonumla geçirdiğim son 1 yılı çok iyi hatırlıyorum, günde kimi zaman dörtten fazla kez telefonu şarj ettiğim oluyordu. Ancak Xiaomi taşınabilir şarj cihazım sağ olsun, okulda ihtiyacımın büyük kısmını karşıladı. Peki bizim canımızı çok sıkan bu bataryaları, korumanın bir yolu yok mu?
Öncelikle söyleyeyim, bizim yapacağımız her türlü işlem, sadece bataryamızın ömrünün uzamasına katkı sağlayacaktır. Yani onu sonsuza kadar kullanabilmeniz, ne yazık ki mümkün değil, öyle olsaydı bile pilden önce başka donanımların bozulma ihtimali var.
‘Gelin şimdi, yapabileceklerimize yakından göz atalım.
Bu İçerikte Ne Var?
Orijinal şarj cihazları kullanın!
Çok basit bir konu gibi görünse de, orijinal/ üreticilerden sertifikalı şarj adaptörleri/USB kablolarının kullanılması çok önemli. Yan sanayi ve orijinal olmayan aksesuarların kullanımı, ilerleyen maddelerde de bahsedeceğimiz sorunların çoğunun nedeni olan düzensiz akımların pile iletilmesine sebep olur. Bu, pile düşünülenden daha fazla zarar verir. Ayrıca, gelen dengesiz elektrik, pilin sıkışması/patlaması gibi farklı sorunlara da yol açabilir. Yan sanayi ürün kullanımından uzak durmanız, bu nedenlerden ötürü faydalı olacaktır.
Mecbur kalmadıkça hızlı şarj özelliklerini kullanmayın!
2014 yılından beri Samsung başta olmak üzere telefon üreticileri, hızlı şarj özelliğini bizlere sunmaya başladı. Hızlı şarj ile telefonumuzun bataryasını kısa bir süre içerisinde doldurup, işimize kaldığımız yerden devam edebiliyoruz. Ancak hızlı şarj adaptörleri, telefonunuza normalden daha fazla ve daha hızlı elektronik akımlar gönderiyor. USB kablomuz tarafından telefonun piline gönderilen akımlar, pilin ilk günkü performansını korumasını engelliyor. Bataryada bulunan hücreler yıpranmaya başlıyor ve artık, eskisi kadar uzun pil süreleri elde edemiyorsunuz.
Bu yüzden, özellikle geceleri şarj işlemi yaparken, hızlı şarj özelliğini telefonunuzun ayarlarından kapatmanız faydalı olacaktır.
Mecbur kalmadıkça kablosuz şarj standı veya taşınabilir şarj cihazı kullanmayın!
Kablosuz şarj pedleri, telefonu üstüne koyduğunuzda, şarj işlemi sırasında belli bir ısı üretiyor ve bu ısı, doğal olarak telefonunuza da yansıyor. Telefonunuz, fazla ısıya maruz kaldığında ise şarj işlemi bir nevi yarıda kesiliyor/ yavaşlıyor. Tüm koşullar uygun olsa bile, kablosuz şarj üniteleri şarj etme biçimleri sebebiyle standart bir şarj cihazı kadar sağlıklı değil.
Taşınabilir şarj cihazları da benzer şekilde, her ne kadar sertifikalı ürünler olup, telefonlarımızın pilini az etkileseler de bu ürünlerden aldığınız şarjın sağlığı da tartışma konusu, çünkü bu ürünlerde telefonunuza giden güç akımı anlık olarak değişebiliyor.
Telefonunuzun şarjını %100’de tutmamaya, %0’a indirmemeye çalışın!
Basit bir konu gibi görünebilir, ancak pilin deşarj olması veya uzun süre şarjda kalması da performansını olumsuz yönde etkileyen faktörlerden birisi. Mesela, diyelim ki telefonuzu %30’ken gece şarja taktınız. Maksimum 2 saat içerisinde şarj doldu, ancak telefonunuz, şarj düzeyini azaltmamak için düzenli aralıklarla pile şarj depolamaya devam ediyor. Pilin %100 kalması, sizin için bir kazanım olarak görünebilir, ancak şarj cihazının sürekli olarak bataryaya “sakın pil düzeyini aşağı indirme” demesi, pilinize zarar veriyor ve ömrünü kısaltıyor.
Telefonunuzun pil düzeyi, eğer %40’ın altındaysa şarj işlemi, pilin dolması için daha yüksek bir akım gücüyle yapılıyor, bu da pilin hücrelerinin daha hızlı ölmesiyle sonuçlanıyor. Bu sebepten ötürü, cep telefonunuzu %30 – %40 aralığında bir pil kapasitesindeyken şarja takmanız ve %80 civarına geldiğinde şarjdan sökmeniz pilin kullanım ömrünün artmasına katkı sağlar.
Tüm bunların yanında, pil ömrüne doğrudan olmasa da dolaylı olarak etki eden, cihazınızda kullandığınız uygulamalar. Eğer telefonunuzda aşırı pil tüketen bir uygulama varsa, telefonunuzu daha az şarj etmek için o uygulamayla yollarınızı ayırın.
iPhone’larda, telefonunuzun pilini korumak için şarjla ilgili çeşitli ayarlar iOS’a dahil edildi. Mesela, şarj düzeyi %90’a ulaştığında dolumu duraklatma ve sabah saatlerinde de tamamlama bunlardan birisi. Android üreticileri de son zamanlarda bu tarz opsiyonları sunmaya başladı, bu seçenekleri kullanarak pilin kullanım ömrüne katkı sağlayabilirsiniz.
Unutmayın, bir pili %0’dan %100’e tam şarj ettiğinizde, bir şarj döngüsünün tamamını kullanmış olursunuz. Üreticiler, bataryaları için genelde 300 – 500 aralığında bir şarj döngü sayısı veriyor. Sizin telefonunuzu %40 kapasitedeyken şarja takmanız ve %80 – 90’dayken ise şarjdan sökmeniz, bu döngünün daha yavaş dolmasını sağlar. Bu sayede telefonunuzu uzun süre, ilk günkü pil performansıyla kullanabilirsiniz.
Sizlerle birlikte telefonunuzun pilini korumak için yapabileceğiniz, pil bazlı şeylere baktık. Peki siz, telefonunuzun pil sağlığını korumak için neler yapıyorsunuz? Düşüncelerinizi yorumlar bölümünden paylaşmayı unutmayın.
