1. Anasayfa
  2. Giyilebilir

Galaxy Buds2 İnceleme!

Bu yazımda size, Galaxy Buds2'yi anlattım. Videosu da önümüzdeki hafta sizlerle olacak. İyi okumalar...

Galaxy Buds2 İnceleme!
0

Apple’ın tanıttığı AirPods serisi kulaklıklardan sonra, tam kablosuz yani TWS kulaklıkları piyasada daha sık görmeye başladık. Onlarca marka, yüzlerce ürün, bu kategoride bulunuyor ve tüketiciler, diledikleri fiyat segmentinden ürün seçimi yapabiliyor.

Benim TWS kulaklık maceram ise, 2019 yılında başladı. Daha önceleri, boyundan asmalı kulaklıkları (Samsung Level U gibi) kullanan ben, farklı bir ürün arıyordum ve karşıma, fiyatıyla iddialı olan QCY markasının ürünleri çıktı. O dönem, bu kulaklıklara ayıracak fazla param olmadığından, QCY T2C modeliyle TWS kulaklık dünyasına giriş yaptım.

Bu küçük dostum, bana lise sonda okulda test çözerken, video izlerken, müzik dinlerken oldukça iyi arkadaşlık etti. Kendisini Covid 19 krizi çıkana kadar kullandım, sonra da kullanmayı neredeyse bıraktım ve bir süre sonra da kendisini abime verdim.

2020’nin sonlarında, bu sefer daha iyi bir ürün almak için kolları sıvadım ve Huawei FreeBuds 3‘ü satın aldım, ancak kendisi bana, QCY’de yaşamadığım ne kadar kötü durum varsa hepsini yaşattığı için, 1 senelik maceramı geçtiğimiz Aralık ayında Galaxy Buds2 alarak sonlandırdım. Bu yazımda da, Galaxy Buds2’de yaşadığım deneyimleri sizlerle paylaşacağım. Önümüzdeki hafta da videosu gelecek.

Tabii merak edilebilir, kulak üstü bir kulaklıktan, kulak içi bir kulaklığa geçtiğimden ve aynı zamanda daha güncel bir ürün satın aldığımdan, ne hissettiğimi de soranlar olacaktır. Dilerseniz bununla başlayalım.

Bu İçerikte Ne Var?

FreeBuds 3’ten Galaxy Buds2’ye geçtiğimde neler değişti?

Her şeyden önce, FreeBuds 3‘te pasif bir gürültü engelleme yoktu, bunun sebebi de tasarımıydı. Eğer gürültüleri filtrelemek istiyorsanız, ANC kullanmanız gerekiyordu ki, o da, ortalama bir performans sunuyordu. Yani genel bir ortamda iyiydi, ancak dışarıdayken veya evde gürültü varken açıkçası ANC, bana çok yeterli gelmiyordu.

Galaxy Buds2‘de ise, hem pasif gürültü engelleme hem de aktif gürültü engelleme, oldukça iyi çalışıyor. Pasif olan, kulağınızı rahatsız edip keyfinizi bozabilen küçük sesleri engellerken ANC de, belli bir seviyeye kadar otobüs gürültüsünü, iç ve dış sesleri filtreleyebiliyor.

Buds2‘de, ANC’nin seviyesini ayarlama imkanınız yok. FreeBuds3‘te ise, gürültüyü kaç desibel oranında azaltmak istediğinizi seçmeniz mümkündü, açıkçası bu, Galaxy Buds2‘de olumsuz olarak değerlendirebileceğim tek husus olabilir.

FreeBuds 3‘te sinir bozucu olan bir durum daha var, kulaklık kutudayken pilin tükenmesi. Biliyorsunuz, TWS kulaklıklar, taşıma kutusunda yer alan batarya ile çalışıyor ve FreeBuds’ta, kulaklığı kutuya koysanız bile, açtığınızda telefonunuza hızlıca bağlanmak için kulaklıklardan biri hep açık kalıyordu. Bunu, ya kutuyu açtığınızda yanan kırmızı ışıktan ya da kulaklığı taktığınızda sağ kulaklıktan ses gelmemesinden anlıyordunuz. Kutuyu da şarj etmediyseniz, vay halinize, müzik keyfiniz bir anda hüsrana dönüşüyor.

Galaxy Buds2‘de ise, hem Bluetooth bağlantısı sorunsuz, hem de kulaklığın şarjı kutunun içerisinde bitmiyor. Bağlanma işlemi, siz kutuyu açtığınız anda gerçekleşiyor. Zaten ilk bağlanma deneyimi de tıpkı iPhone’lardaki gibi.

Tasarım olarak iç dizaynın, FreeBuds3‘te çok daha başarılı olduğunu düşünüyorum. Dış tasarım ise, renk seçiminin tüm kasaya uygulanması haricinde, Galaxy Buds2‘de daha iyi olduğu benim şahsi fikrim. En azından şarj kutusu, masanın üstünde yatay konumda açma ve kulaklıkları takma şansınız var. Renklerde de keşke, Buds2’nin kulaklık ve kutu iç dizaynı rengini, dış kasada da görebilseydik.

Son olarak ses dengesi ayarı, FreeBuds3, hiçbir şekilde ekolayzer ayarı yapmanıza izin vermiyordu, kulaklık neyle geliyorsa onu kullanmak zorundasınız. Bu da deneyimi olumsuz etkileyen bir unsur, zira Buds2’de, basları artırma, tiz güçlendirme veya net ses gibi seçimler yapabiliyorum.

Evet, FreeBuds3‘ten sonra Galaxy Buds2‘de neler hissettiğim kısmı burada sona eriyor. Artık, sadece Galaxy Buds2 hakkında konuşacağız.

Pil

Galaxy Buds2‘nin pil ömrü rakipsiz değil elbette, ancak diğer ekosistem markalarının ürünlerine baktığımızda, çok iyi bir noktada yer aldığını söyleyebilirim. Şirketin vaatleri yüksek elbette, ancak ben kendi deneyimimi söyleyeyim, ortam sesi modunda, 3 saate yakın kullanımımın ardından pilin %40 civarı kaldığını gözlemledim. Bilgisayarda da yine, %100 seviyeden, 1.5 saate şarjın %60 – 65 civarına düştüğünü söyleyebilirim. Yani, pil süresi gerçekten beni tatmin etti.

Şarj kutusunu ise, inanın ne zaman şarja koyduğumu unutuyorum. FreeBuds3‘te başıma gelenler bunda olmadığından, kulaklığı şarj kutusunun pili bitene kadar hep %100’de kutudan çıkartıyorum. Kutunun pili bitse bile, o şarjdayken ben, kulaklıklarımı kullanabiliyorum.

Kulaklıkların şarj dolum süresinin ise oldukça hızlı olduğunu söyleyebilirim, %0 şarj ile yaklaşık 1 saatte tamamen doluyorlar.

Tasarım

Galaxy Buds2, yatay bir tasarıma sahip, yani masanın üstündeyken kutuyu elinize almadan kulaklıkları çıkarı kulağınıza takmanız mümkün. Elbette videoda bunlara daha ayrıntılı değineceğim, ancak yine de birkaç unsurdan daha bahsedeyim.

Galaxy Buds2‘nin arka bölümünde, USB-C girişi yer alıyor ve ürünü buradan şarj edebiliyorsunuz, ayrıca altta yer alan yuvarlak şerit de, kablosuz şarj desteğine işaret ediyor. Ben genelde kutuyu, kablosuz şarj standı ile şarj ediyorum.

Kulaklığın kutusu plastik ancak, malzeme kalitesizlik izlenimi uyandırmıyor. Kulaklıkların kendisi ise, silikonlar dışında yine plastik. Kutunun dışı mat beyaz, içerisi ise aldığınız renge göre renkli, hafif pürüzlü bir tasarıma sahip. Kapak mıknatıslı ve kutuyu sallayarak kapağı açmanız veya kapatmanız mümkün değil. Kulaklıkların mıknatısı da oldukça sağlıklı, elinizde sallarken çok hafif bir ses geliyor içeriden, ancak yerlerine sağlam oturduklarını söyleyebilirim.

Kulaklıkların her biri 5gr ağırlığında ve bu ağırlık, onları Dünya’daki en hafif TWS kulaklık yapıyor. Aynı zamanda oldukça küçükler, fakat bu da, kulaklık kontrollerinin yanlışlıkla etkinleşmesine sebep olabiliyor. Bunu benim yaşamamın sebebi, orta boyutlu kulak uçlarımı düşürmüş olmam, şu anda büyük olanlarla kullanıyorum ve biraz kusursuz deneyimimi baltalayabiliyor.

Önemli bir bilgi olarak, kulaklıklar ve kutu, IP-X4 dayanıklılık sertifikasına sahip, yani ter ve hafif su sıçramalarına karşı Galaxy Buds2 dayanıklılık sunuyor. Havuz ve suda vs. kullanmamanızda fayda var.

Tasarım ile ilgili söyleyebilecek başka bir şey yok.

Ürün kullanım deneyimleri

Kulak içi kulaklıklarda, kulağımızın tam olarak sardıkları için, daha izole bir ses alabiliyorsunuz. Buds2‘de de, bunun avantajını en başta hissettiğimi söyleyebilirim. FreeBuds3, amiral gemisi bir kulaklık olmasına rağmen, pasif gürültü engelleme ve kulağı sarma konusunda, QCY T2C kadar bile başarılı değildi. Ancak FreeBuds3‘ü kullandığım süreçte, ANC de benim için oldukça yeterliydi, o yüzden bunu bir eksiklik olarak görmedim.

Buds2‘nin kutusundan büyük ve küçük boyutlu olmak üzere 2 farklı kulak ucu çıkıyor. Kulaklık, kutudan çıktığında ise orta boy uçlarla bizi karşılıyor. Açıkçası kutudan çıktığı haliyle ben, kulağımdan düşürmeyi başaramadım. Denemek amacıyla koşma, başımı sallama gibi hareketler yaptım ancak, kulaklığın kulağınıza oturması oldukça sağlam. Yalnızca bazen, kulaklık hafif aşağı inebiliyor ancak kulaktan düşmüyor.

Galaxy Wearable uygulaması üzerinden, 6 farklı ekolayzer ayarından dilediğinizi seçmeniz mümkün. Kulaklığı bas güçlendirme moduna aldığım zaman, bazı müziklerde FreeBuds3‘ten daha iyi, bazılarında ise aynı ses deneyimini aldım. Fakat çok bas hastası olmadığım için, basları büyük ölçüde yeterli bulduğumu söyleyebilirim. Zaten yabancı incelemeler de, Galaxy Buds2‘nin bu konuda Galaxy Buds Plus ile benzer performans gösterdiğini söylüyordu.

Tabii seslerin derinliği falan da en az baslar kadar önemli. Ben, net ve bas güçlendirme modlarında, müziklerin içerisinde yer alan diğer müzik aletlerinin seslerini, sanatçıların eklediği kendi ses parçalarını vs. çok iyi bir şekilde duyabildim. Bu konuda Buds2, FreeBuds 3‘ten daha başarılı geldi bana, tabii onda da derin sesler kulağa gelebiliyordu.

Buds2‘de, 2 adet dinamik ses sürücüsü yer alıyor. Müziklerdeki derinliği, daha iyi basları, bu sayede elde ediyorsunuz. Samsung’un, “Galaxy Buds2 etrafınızı sarsın” cümlesi bir pazarlama cümlesi olsa da, tam olarak abartı değil. Şöyle ki, bazı müziklerde gerçekten hafif bir “canlı müzikteyim” hissi aldım.

Üründe aynı zamanda 3 tane de mikrofon var. Bu mikrofonlar, hem telefon görüşme kalitesini artırıyor hem de görüşme sırasında ANC’yi azaltarak, kendi sesinizi duymanızı sağlıyor ve siz de bağırmıyorsunuz. Görüşmelerim sırasında, herkes sesimin net geldiğini, ve diğer ortam seslerinin de kendilerine fazla gelmediğini söylüyor. Yani sizin ortamınızdaki gürültü karşı tarafı da rahatsız etmiyor, bu mikrofonlar sayesinde.

Diğer taraftan, yuvarlak tasarım, hızlı yürürken vs. oluşan rüzgar etkisini büyük ölçüde azaltıyor, yani o sesi duyduğumu söyleyemeyeceğim.

Buds2, ANC ve ortam modu seçeneklerini beraberinde getiriyor. ANC, ortamdaki gürültüyü %98 oranında filtreleyebiliyor; bunun için 2 mikrofon da, ortamdaki gürültüyü tespit ediyor ve anlık olarak kusursuz bir ANC deneyimi elde ediyorsunuz.  Buds2‘de yer alan ANC, siz birisine seslendiğinizde seviyesini otomatik olarak düşürerek karşı tarafı duyabilmenizi de sağlıyor.

Ortam moduna geldiğimde ise, en çok kullandığım özelliğin bu olduğunu söyleyebilirim. Okulda, kütüphanede bulunduğum süre zarfında, olası bir durumda birinin sesini duymak için ortam modunu açıyorum. Ortam modu, düşük, orta ve yüksek seviyede ayarlanabiliyor. Ben çoğunlukla orta ve yüksek seviyede kullanıyorum.

Gerçekten, etraftaki sesleri bazen kendi kulağımdan bile daha net duyabiliyorum. Şunu söylemeliyim, ortam modu genelde tiz seslere odaklı, yani insan sesleri net olarak geliyor ancak, bulunduğunuz yerde bir şeyler kırılırsa veya düşerse, onun sesini çok sert biçimde duyuyorsunuz. Mesela üniversitemizin kütüphanesinde yer alan havalandırma sisteminin sesi de, bu modda oldukça net şekilde duyulabilmekte.

Bu kadar başarılı olmasına rağmen, ortam modunu biraz daha geliştirmeleri gerekiyor. Özellikle müzik dinlerken, bazen sesleri duyamıyorsunuz. Videolarda, ekran okuyucu kullanımında veya sesli kitap dinlerken her hangi bir sorun yok.

Geleyim kulaklık kontrollerine. Burada FreeBuds3 ile benzer şeyleri söyleyeceğim. Evet, kontrol seçenekleri daha fazla, müzikler arasında geçiş ve ANC’yi açıp kapatma dışında farklı seçeneklere sahibiz ve bunları kapatabiliyoruz, ancak özelleştiremiyoruz. Yani, kulaklıklara 2 kez dokunarak sonraki, 3 kez dokunarak önceki parçaya gidebilir, basılı tutarak ANC ve Ortam Sesi modları arasında geçiş yapabilirsiniz. Eğer isterseniz, sağ kulaklığın üst kısmına 2 kez dokunarak sesi açma ve sol üste 2 kez dokunarak sesi kısma kontrolünü Galaxy Wearable üzerinden açabilirsiniz, ancak pratik olsa da ben yanlışlıkla dokunmalardan ötürü pek önermiyorum.

Arama geldiğinde sağ veya sol kulaklığa 2 kez dokunarak aramayı cevaplayabilir, 1 kez dokunup basılı tutarak reddedebilirsiniz. Arama sırasında her hangi bir kulaklığa 2 kez dokunarak görüşmeyi sonlandırabilirsiniz.

Kısa yolları Galaxy Wearable üzerinden devre dışı bırakmanız mümkün.

Uygulama üzerinden Oyun Modu’nu da açabilirsiniz, bu, gecikme süresini ciddi oranda düşürüyor. Ancak benim çevremde fazla Bluetooth cihazı olduğu için de olabilir, bu modu açtığımda bağlantı kesilme sorunu yaşanabiliyor. Bir de bunun haricinde, kulaklığa gelen güncellemeden sonra tek seferlik, yarım saat kullanımdan sonra 2sn bağlantı kopuyor ve daha sonra kulaklık, tekrar telefona bağlanıyor.

Bu kısmı nihai olarak değerlendirirsek, ben kulaklıkta aldığım derin seslerden, baslardan oldukça memnun kaldım. Ortam modu, oldukça başarılı, görüşmelerde size iyi bir deneyim sunuyor.

Cihazlar arası geçiş

Galaxy Buds2, Galaxy Watch4 akullı saatiniz ve Galaxy akıllı telefonunuz arasında hızlıca geçiş yapabiliyor. Bunun için, Watch4 veya Watch4 Classic akıllı saat ve One UI 3.1 ve üzeri sürüm kullanan bir Samsung akıllı telefona sahip olmanız yeterli.

Saatiniz üzerinden, Kulaklık kontrolü uygulamasını kullanarak kulaklığın ekolayzırını kontrol edebilir, ANC ve ortam modlarını etkinleştirebilirsiniz. Saatinizin ve telefonunuzun ana ekranına Galaxy Buds vidget’ını ekleyerek, uygulamaya girmeden de bazı işlemler yapılabilir.

Bunun yanı sıra Galaxy Buds2, Samsung cihazınızın etkin olduğu tüm cihazlarınız arasında geçiş yapmanuza izin veriyor. Mesela Tab S7 tabletinizde bir film izlerken, telefonunuz çaldığında kulaklığınız telefona geçiş yapıyor ve siz görüşmenizi Buds 2 ile yapabiliyorsunuz.

Kulaklık AAC ve SVC ses paketlerini destekliyor, bu da ihtiyacınız olan durumlara göre seçim yapmanızı sağlıyor.

Ben Buds2‘yi bilgisayarda da kullandım, oradaki deneyimim de Huawei’e göre oldukça iyi. Ancak cihazlar arası geçişte maalesef Windows desteği yok, en azından Galaxy Wearable desteği olan Galaxy Book modelleri haricinde.

Bu özellikler, kulaklığın çok amaçlı kullanımını mümkün kılıyor.

Galaxy Wearable

Galaxy Wearable üzerinden, kulaklığın birçok ayarını yapabiliyorsunuz. Ekolayzır, oyun modu, dokunma kontrollerinin yanı sıra, kulak uyum testiyle kulağınız için en uygum kulak ucunu bulabilirsiniz.

Kulaklığımı Bul ile, yere düşürdüğünüz kulaklıklarınızı çalan bir ses sayesinde tekrar elinize alabilir, ipuçları bölümünden kulaklığınıza ilişkin detaylı bilgileri öğrenebilirsiniz.

Ayarlarda yer alan “Bildirimleri Sesli Oku” bölümünden, seçtiğiniz uygulamalardan gelen bildirimlerin sesli olarak okunmasını sağlayabiliyorsunuz. Ancak bu, test ettiğim kadarıyla yalnızca uygulamanın başlığını okuyor.

Sorunsuz Kulaklık Bağlantısı ise Samsung cihazlar arası geçişe imkan tanıyor.

Ayarlar’daki Kulaklık Algılama, kulaklıklarınızı kulağınızdan çıkardığınızda müziğin otomatik olarak durmasını sağlıyor. Bu özellik genelde iyi çalışıyor. Aramalar sırasında ortam sesini kullanma ise yukarıda bahsettiğim gibi, telefon görüşmesi sırasında etrafı duymanızı sağlıyor. Bu aktifken ANC açık olsa bile, telefon araması geldiğinde ortam moduna kulaklık geçiş yapıyor.

Labs bölümünde ses açma/kısma kontrolünü açabilirsiniz. Erişilebilirlik ayarlarında duyma problemi olan kişiler kulaklarına göre Buds2‘nin ses seviyesini ayarlayabilir. Yazılım güncellemeleri bildiğimiz gibi,.

Galaxy Wearable, genel itibariyle güzel bir ara birime sahip ve FreeBuds3 için olan Ai Life uygulamasına göre içi oldukça dolu.

Genel değerlendirme, Galaxy Buds2 alınır mı?

Bu çok uzun inceleme yazısının, Galaxy Buds2‘ye ilişkin aklınızdaki pek çok soruya cevap olabileceğini düşünüyorum. Ancak bir genel değerlendirme yapmamak olmaz.

Ben bu kulaklığı, ilk çıkış fiyatından bile daha ucuz bir etiketle, Aralık ayında satın aldım. Şu an Samsung’un resmi mağazası, kulaklığı 1299 TL’ye satıyor. Elbette tek fiyatı yükselen TWS kulaklık bu değil ama, yukarıda saydığım etkenlerin, sizin için ne kadar önemli olduğuna bağlı olarak ürünü satın alma tercihi yapmalısınız.

Galaxy Buds2 bizlere pozitif olarak şunları sunuyor:

  • 6 farklı ekolayzer moduyla desteklenen dengeli, derin sesler,
  • 3 farklı ortam moduyla kulaklık kulağınızdayken aynı zamanda etrafı duymanızı sağlamasıyla beraber, ANC ile gürültüleri kendi algoritmasıyla %98’e kadar filtreleyebilmesi,
  • Telefon görüşmeleri sırasında otomatik açılan ortam modu ile sesinizi kontrol etmesi ve karşı tarafın sizden temiz bir ses alması,
  • Dokunma hareketleri, kulak uyum testi ve diğer özelliklerle birlikte zengin ayar seçenekleri sunması
  •  Kolay değiştirilebilir kulak uçları ve kulağı tam saran tasarım ile, çok iyi bir kullanım deneyimi sunması,
  • Samsung cihazlar arasında hızlıca geçiş yapılabilmesi,
  • Dinamik ses sürücüleri, hafif ve küçük tasarımı ile yapabildiği her şey,
  • ANC etkin değilken tam şarjla 5 saat, kutuyla birlikte 30 saate varan pil ömrü.

 

Tüm bunlara rağmen, kulaklığın bazı eksiklikleri de var:

  • Kulaklık kontrollerinin özelleştirilememesi,
  • Uzamsal ses desteğinin bulunmaması,
  • Nadir de olsa yaşanan bağlantı problemleri,
  • Ortam modu daha iyi olabilirdi,
  • Yanlışlıkla dokunmalara sebep olacak kadar küçük olmaları, biraz üstten boşluk olabilirdi,
  • Bazı diğer tasarım kusurları.

Benim derlediğim tüm bu olumlu ve olumsuz yönleri düşünürsek, ortalamadan biraz daha iyi bir ses kalitesi ve Samsung cihazlar ile uyumluluğu sebebiyle, Galaxy Buds2 tercih edilebilecek bir ürün. Ancak bu fiyata ve daha azına, ses seviyesi iyi olan, başka alternatifler de var. Eğer Samsung cihazlar içinde değilseniz, o ürünlere bakabilirsiniz, hatta sizler için daha iyi de olabilir. Ben kulaklıktan gerçekten memnun kaldım.

Bonus: Galaxy Buds2 ile ilgili bilmeniz gerekenler

Bir de yazıyı bitirmeden, Galaxy Buds2‘ye ilişkin bilmenizde fayda gördüğüm bazı şeyleri sizinle paylaşmak istiyorum.

  • Galaxy Buds2’nin kulak uçlarını değiştirmek çok kolaydır. AirPods’lardaki gibi, kulak ucunu tutup, biraz sert biçimde çekerek çıkartabilirsiniz.
  • Kulak uçlarını ve kulaklıkların kendisini düzenli olarak temizleyin. Kulak uçlarını suyla da yıkayabilirsiniz, ancak kulaklıklar için bunu yapmayın.
  • Kulaklık kutusunu da benzer şekilde belli aralıklarla temizleyin.
  •  Kulaklık için güncellemeleri kontrol edin. Güncellemeler, performans ve kararlılığı artırır, sorunları çözer.

Galaxy Buds2 inceleme yazımızın sonuna geldik. Umarım bu yazı, kulaklığı satın almak isteyenler için faydalı olmuştur. İncelemenin video hali ise önümüzdeki hafta yayında olacak.

Voice Tekno, kendi bütçesi ile ürünleri satın alıp incelemelerini sizlere sunan bir platform. Sizler bize, YouTube kanalımıza abone olarak, web sitemizi takip ederek destek olabilir ve yeni ürünleri incelememize katkı sağlayabilirsiniz.

Galaxy Buds 2 inceleme yazısını beğendiniz mi?

Reaksiyon Göster
  • 0
    alk_
    Alkış
  • 0
    be_enmedim
    Beğenmedim
  • 0
    sevdim
    Sevdim
  • 0
    _z_c_
    Üzücü
  • 0
    _a_rd_m
    Şaşırdım
  • 0
    k_zd_m
    Kızdım

Uzun yıllardır teknoloji ile iç içeyim. İlk bilgisayar kullanmaya başladığım 2012 yılından beri, teknoloji benim en büyük tutkum oldu. İlerleyen yıllarda çeşitli konularda kompozisyonlar yazdım ve bazı yarışmalarda derece de elde ettim. Teknoloji araştırmalarımı YouTube, diğer teknoloji platformları ve forumlarda yaptım ve bugün bunlara ek yabancı kaynaklar ve makale tarzı içerikleri de inceliyorum. 2017 yılında yazım alanında edindiğim tecrübeleri insanlara aktarmak amacıyla Voice Tekno web sitesini kurdum ve o günden bu güne yazdığım haber ve özgün içeriklerle okuyucularımı memnun etme çalışmalarım devam ediyor. En büyük hayalim, bu platformu tanınan, bilinen bir yer ve teknoloji deyince insanların aklına gelen ilk platformlardan biri haline getirmek. Gelecekte bu konuda daha çok çalışma yapmayı ve iş birliklerimizi geliştirmeyi hedefliyoruz.

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir